Gazze’ye yardım götüren Kararlılık Filosu, uluslararası sularda İsrail kaynaklı saldırıya uğradı. Drone tacizi, ses bombaları ve iletişim kesintisi yaşandı.
Filoya Uluslararası Sularda Saldırı ve Gerilim
Gazze’ye insani yardım götürmek amacıyla kurulmuş olan Küresel Kararlılık Filosu (Global Sumud Flotilla), uluslararası sularda İsrail kaynaklı bir saldırıya uğradı. Olay, Girit Adası açıklarında gerçekleşti. Tekneler dronlarla tacize uğradı; iletişim sistemlerine müdahale edildi, ses bombaları patlatıldı. Filodaki aktivistlerin tamamının “iyi ve güvende” olduğu duyuruldu.
Bu gelişme, yalnızca bölgede tansiyonu yükseltmekle kalmadı; diplomatik litanyayı da yeniden canlandırdı. Saldırı, insani yardım seferlerinin güvenliğini, uluslararası deniz hukukunu ve Filistin’e yönelik küresel hassasiyeti yeniden masaya taşıdı.
Arka Plan: Filonun Amacı ve Yapısı
-
Filonun kuruluşu: 50 kadar ülke desteğiyle kurulan Küresel Kararlılık Filosu, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı abluka hattını kırmayı hedefliyor.
-
Seferin rotası: Tekneler 31 Ağustos’ta İspanya’nın Barselona kentinden hareket etti. 7 Eylül’de bazı gemiler Tunus’a ulaştı.
-
Daha önceki saldırılar: Tunus’ta filoya 8–9 Eylül geceleri dron saldırıları düzenlenmişti.
“Sumud” (Arapça’da “sarsılmaz azim”) kavramı, Filistin halkının topraklarını terk etmeyerek kimliğini koruma direncini sembolize eder. Filoyla birlikte bu isim, uluslararası kamuoyunda hak mücadelesine sembolik bir ifade kazandırmayı amaçlıyor.
Saldırı Nasıl Gerçekleşti?
-
Filoya yönelik drone tacizi ile saldırı başlatıldı.
-
Tekneler üzerinde ses bombaları patlatıldı ve telsiz / iletişim sistemlerinde aksama yaratıldı.
-
Aktivistler, bu eylemlerin filoyu caydırma çabası olduğunu belirtiyor. Yeni Şafak yazarı Ersin Çelik, TRT Haber’e şunları söyledi:
“Korkmuyoruz, İsrail bizi caydırmak için yapıyor ama kararlılığımız devam ediyor.”
Riskler, Hukuki Boyut ve Uluslararası Tepkiler
Bu tür saldırılar, deniz hukukunun sınırlarını test ediyor. Uluslararası sularda gerçekleştirilen müdahaleler, uluslararası antlaşmalarca korunan geçiş haklarını, sivil yardım gemilerinin dokunulmazlığını sorguya çekiyor.
Diplomatik arenada da yankı buldu: Filonun saldırıya maruz kalması, kurumsal aktörleri ve devletleri yeniden pozisyon almaya zorlayabilir. Özellikle bölge dışı aktörler, bu hamleyi jeopolitik denge ve insan hakları ekseninde yorumlayacak.

Ne Anlam Taşıyor?
-
Bu saldırı, insani yardım hatlarının güvenliği konusundaki kırılganlığı gösteriyor.
-
Filoyu caydırma girişimi olarak okunuyor; ancak aktivistlerin kararlılık mesajı, direnci simgeliyor.
-
Uluslararası sularda yapılan bu tarz müdahaleler, deniz hukuku çerçevesinde yüksek gerilim doğurabilir.
-
Filonun başarıya ulaşması ya da engellenmesi, Filistin meselesinin global sahnedeki kutuplaşmasını yeniden şekillendirebilir.
Sonuç olarak, Küresel Kararlılık Filosu’na yapılan saldırı yalnızca bir olay değil; deniz güvenliği, uluslararası hukuk, insani yardım ve Filistin davası açısından sembolik ve somut gerilimlerin kesiştiği bir düğüm…