Türkiye’de 2025 Ekstrem Hava Olaylarının Rekor Yılı Oldu

Türkiye’de 2025 Ekstrem Hava Olaylarının Rekor Yılı Oldu

2025 Yılı Türkiye İçin “Ekstrem” Bir Sınav Oldu: İklim Krizi Kapıyı Kırdı!

Türkiye, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini artık bir tahmin değil, bir gerçeklik olarak yaşamaya devam ediyor. 2025 yılı, Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) verilerine göre mevsim normallerinin çok ötesine geçen sıcaklıklar, kontrol edilemeyen fırtınalar ve düzensiz yağışlarla “uç değerlerin yılı” olarak tarihe geçti.

Son 50 Yılın En Sıcak Beş Yılından Biri

2025, sadece bir takvim yılı değil, aynı zamanda termometrelerin pes ettiği bir dönem oldu. Özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında Güneydoğu Anadolu ve Ege bölgelerinde sıcaklıklar 47 dereceyi zorlayarak yaşamı durma noktasına getirdi. Ancak asıl şaşırtıcı olan metropollerdeki “tropikal gece” sayılarıydı. İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerde gece sıcaklıklarının düşmemesi, son on yılın en yüksek seviyelerine ulaşarak vatandaşlara nefes aldırmadı.

Yalancı Bahar ve Tarımsal Risk

Yılın ilk aylarında kış mevsimi adeta uğramadan geçti. Ocak ve Şubat aylarında sıcaklıkların normalin 5 derece üzerinde seyretmesi, doğanın erken uyanmasına neden oldu. Bu “yalancı bahar”, tarımsal üretimde don riskiyle birlikte büyük bir belirsizlik yarattı. Kar örtüsünün azlığı ise baraj doluluk oranlarını kritik seviyelerin altına çekerek su yönetimini 2025’in en büyük sorunu haline getirdi.

Türkiye’de 2025 Ekstrem Hava Olaylarının Rekor Yılı Oldu
Türkiye’de 2025 Ekstrem Hava Olaylarının Rekor Yılı Oldu

Süper Hücreli Fırtınalar ve Şehir Selleri

Yağış miktarında toplamda devasa bir düşüş olmasa da, yağışın “karakteri” tamamen değişti. 2025, ani ve şiddetli yağışların yılı oldu. Marmara ve Karadeniz bölgelerinde görülen “süper hücreli fırtınalar”, İstanbul ve Bursa gibi sanayi devlerini su baskınlarıyla vurdu. Karadeniz sahil şeridinde ise heyelanlar, iklim krizinin yerel altyapı üzerindeki baskısını bir kez daha kanıtladı.

Artık “Yeni Normal” Bu mu?

2025 yılında yaşadığımız bu ekstrem olaylar, doğanın bize gönderdiği son uyarı fişekleri gibi. Eskiden on yılda bir duyduğumuz “rekor yağış” veya “en sıcak gün” ifadelerini artık her ay duyuyoruz. Şehirlerimizi, tarımımızı ve su kaynaklarımızı bu “yeni normal”e göre yeniden dizayn etmezsek, 2025 yılı gelecekte özlemle anacağımız “ılıman” bir yıl bile kalabilir.

İklim krizi bir gelecek senaryosu değil; 2025 itibarıyla Türkiye’nin tam merkezinde, hayatımızın her anında.

Paylaş:

Kategorisinden

0 0 votes
İçeriği Değerlendir
Abone Ol
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments