Margot Robbie’den Şaşırtıcı Uğultulu Tepeler İtirafı: “Elordi Dizlerimin Bağını Çözdü”
Emily Brontë’nin ölümsüz eseri Uğultulu Tepeler, “Saltburn”ün dahi yönetmeni Emerald Fennell’in vizyonuyla yeniden sinemaya uyarlanıyor. Başrollerde Hollywood’un en parlak yıldızları Margot Robbie ve Jacob Elordi yer alırken, Robbie filmdeki “terli” sahneleri ve romantizme dair çarpıcı detayları ilk kez paylaştı.
2026 yılının Şubat ayında vizyona girmesi beklenen gotik drama Uğultulu Tepeler (Wuthering Heights), şimdiden sinema dünyasının en çok konuşulan yapımlarından biri haline geldi. Özellikle Margot Robbie (Catherine) ve Jacob Elordi (Heathcliff)’nin kadroda yer alması, projeye olan ilgiyi zirveye taşıdı. Filmin yönetmen koltuğunda ise Promising Young Woman ve Saltburn gibi cesur yapımlara imza atan Emerald Fennell oturuyor.
“Terli Bedenler ve Yoğrulan Hamur”
Filmin daha Eylül ayında yayınlanan fragmanı, içeriğin ne kadar kışkırtıcı olacağına dair ilk ipuçlarını vermişti. Ancak Robbie, Vogue dergisine yaptığı açıklamada, beklentilerin aksine filmin daha çok epik bir romantizm olduğunu vurguluyor.
Robbie, filme dair çarpıcı bir tasvir sunarken, cinsel içerikli sahnelerin görsel anlatımına dikkat çekti: “Fragman size bir fikir verecektir; bunlar sadece cinsel pozisyonlar ya da birinin gömleğini çıkarması değil. Filmde, ‘yağlı parmakların hamuru yoğurduğu, yumurta sarısına damlayan ve bir balığın ağzına dokunan görüntülerle iç içe geçmiş, terle ıslanmış bedenler’ göreceksiniz.”
Bu alışılmadık ve sanat dolu anlatım, Fennell’in kendine özgü stilini yansıtıyor. Robbie, filmin beklenen “çok müstehcen” seviyeden daha “romantik” olduğunu, ancak kesinlikle “kışkırtıcı” unsurlar içerdiğini belirtiyor.
“Dizlerimin Bağını Çözen” An
Filmin en çok konuşulan sahnesi ise ironik bir şekilde bir seks sahnesi değil. Robbie, kendisini “en ateşli” hissettiren anı anlatırken, Jacob Elordi’nin canlandırdığı Heathcliff karakterinin bir jestine değindi.
Ünlü aktris, Elordi’nin canlandırdığı karakterin kendisini tek eliyle yukarı kaldırdığı ve diğer eliyle yağmurdan koruduğu bir sahne karşısında duygusal bir tepki verdiğini itiraf etti:
“Bu sahne neredeyse dizlerimin bağını çözdü. Bu, otuzlu yaşlardaki iki kadın olarak bizim sevdiğimiz küçük detaylardı. Bu film, öncelikli olarak bizim demografimizdeki insanlar için yapıldı.”
Robbie, büyük epik romantizmlerin Not Defteri veya İngiliz Hasta gibi filmlerden bu yana beyaz perdede eksik kaldığını ve bu tür dönem eserlerinin nadiren kadınlar tarafından çekildiğini belirtiyor.
Fennell’in “Fiziksel Tepki” Gücü
Margot Robbie, yönetmen Emerald Fennell’in dehasını da övgüyle dile getirdi. Robbie’ye göre Fennell’in süper gücü, izleyicide fiziksel bir tepki uyandırmak: “İster gıdıklayıcı bir heyecan, isterse iticilik olsun, onun alametifarikası göğsünüzün şişmesi veya midenize yumruk yemiş gibi havanızın kesilmesi hissini yaratmaktır.”
Filmin eleştirmenleri ikiye bölmesi bekleniyor. Özellikle fragman yayınlandığında, bazı izleyiciler Emily Brontë’nin orijinal hikayesinin “beyazlatılması” nedeniyle eleştiriler yöneltmişti. Ancak 2026 Şubat’ında vizyona girecek olan bu üçüncü uyarlama, Catherine ve Heathcliff’in tutkulu ve trajik aşk hikayesini, modern bir sinema diliyle yeniden tanımlamayı hedefliyor.
