Türkiye Madenciler Derneği ile Kanada Madenciler Birliği arasında imzalanan protokol, çevresel ve sosyal sorumlulukları güçlendiriyor.
Türkiye ile Kanada, Madencilikte “Sürdürülebilirlik” İçin El Sıkıştı
Türkiye Madenciler Derneği (TMD) ile Kanada Madenciler Birliği (MAC), madencilik sektöründe çevresel ve sosyal riskleri daha iyi yönetmek amacıyla önemli bir işbirliğine imza attı. Ankara’da gerçekleşen protokol, sürdürülebilir madenciliğin Türkiye’ye taşınmasında dönüm noktası olarak görülüyor.
Protokolün Amacı ve Kapsamı
-
İşbirliği; çevresel, sosyal ve yönetsel sorumlulukların (ÇSY / ESG kriterleri) daha güçlü şekilde uygulanmasını hedefliyor.
-
Protokol gereği, Türkiye’de “Towards Sustainable Mining / TSM – Sürdürülebilir Madenciliğe Doğru” programı hayata geçirilecek. Bu program, şirketlerle çalışmalar yaparak performanslarının şeffaf şekilde raporlanmasını, bağımsız denetimlerle kamuoyuna hesap verebilirliği sağlanmasını öngörüyor.
-
Uygulamaların Türkiye şartlarına adapte edilmesi planlanıyor. Bu sayede sadece teknik ve mevzuat açısından değil; toplumsal yatırım, çevre koruma ve yerel halk ile ilişkiler alanlarında da standartların yükselmesi hedefleniyor.
Kimler Katıldı, Kim Ne Dedi?
-
Törende Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı – MAPEG Genel Müdürlüğü, TMD Başkanı Mehmet Yılmaz ve MAC Başkanı Pierre Gratton hazır bulundu.
-
MAPEG Genel Müdürü Arslan Narin; protokolü, “madencilik sektöründe çevresel, sosyal ve yönetsel sorumlulukların güçlendirilmesi açısından büyük önem taşıyan” bir adım olarak nitelendirdi. Ayrıca TMD’nin girişiminin değerine vurgu yaptı ve bunun gönüllülük esasına dayalı bir süreç olduğunu belirtti.
-
TMD Başkanı Mehmet Yılmaz, “önce insan ve çevre, sonra madencilik” anlayışının bu protokolle somutlaşacağını söyledi. TSM programının dünyada 12 ülkede başarıyla uygulandığını ve Türkiye’de de sektör ortak standardı haline gelmesinin amaçlandığını vurguladı.
-
MAC Başkanı Pierre Gratton ise kritik minerallere küresel talebin hızla arttığını, ancak bu madenciliğin sorumlu şekilde yürütülmesinin zorunlu olduğunu ifade etti. Türkiye ile kurulan bu işbirliğini, Kanada’nın diğer ülkelerle ilişkilerini güçlendirme çabasının bir parçası olarak gördüğünü söyledi.
Neden Önemli?
-
Çevre ve toplum açısından riskleri azaltma
Madencilik faaliyetleri; su, toprak, biyolojik çeşitlilik gibi doğal kaynaklar ve yerel halk üzerinde doğrudan etki yaratıyor. Bu protokol, bu etkileri azaltmayı hedefleyerek sürdürülebilir kalkınma ilkelerine katkı sunuyor. -
Yatırımlar ve uluslararası standartlar
TSM gibi programlar; şirketlerin uluslararası piyasalarda saygınlık kazanmasına, yatırımcı güveni sağlamasına ve dış kaynaklı finansmana ulaşmasına destek sağlar. -
Şeffaflık ve hesap verebilirlik
Bağımsız denetim, raporlama ve kamuoyuna açık performans kriterleri, sektörde güven ortamını güçlendirir. -
Yerel halk ve iş gücü için faydalar
İş güvenliği, çevresel etkiler ve sosyal sorumluluklar göz önünde bulundurulduğunda; yerel toplulukların refahı ve iş istikrarı artar.
Potansiyel Zorluklar ve Beklentiler
-
Protokol gönüllülük esasına dayandığından, uygulama hızı ve yaygınlığı sektörde bazı üyeler arasında farklılık gösterebilir.
-
Türkiye koşullarına adaptasyon süreci ve mevzuat düzenlemeleri bu standardın pratikte işler hale gelmesi için kritik.
-
İzleme, denetim ve yaptırım mekanizmalarının güçlü olması gerekiyor; aksi halde hedeflerin tutturulması zorlaşır.
Sonuç
Türkiye ile Kanada arasında imzalanan bu protokol, madencilik sektöründe sürdürülebilir uygulamaların yaygınlaşması ve uluslararası standartlarla uyum sağlanması adına büyük bir adım. Çevre, insan, toplum kazanacak; sektör daha sorumlu ve saygın bir konuma yükselecek. Her şey planlandığı gibi işlerse, bu protokol sadece bir başlangıç olacak; Türkiye madencilikte küresel arenada daha güçlü bir aktör olarak yerini pekiştirecek.
